Sıla bebek davasında karar günü

Sıla Yeniçeri’nin cinsel istismar ve şiddet sonucu hayatını kaybetmesine ilişkin davanın 3’üncü duruşması, Tekirdağ 2. Ağır Ceza Mahkemesinde saat 9.30’da başlayacak. Polis ekipleri, adliye çevresinde geniş güvenlik önlemleri aldı. Sabahın erken saatlerinden itibaren avukatlar ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri Tekirdağ Adliyesine gelmeye başladı.

Davanın sanıkları arasında yer alan Sıla’nın annesi Bakiye Yeniçeri (30) hakkında “İhmali davranışla kasten öldürme” suçundan 67 yıl, komşu Kani A. (33) için 28 yıl 6 ay, Sanlı Ö. (58) için ise “Suçu bildirmeme” suçundan 1 yıl 6 ay hapis cezası isteniyor. Suça sürüklenen çocuklardan G.K. (15) için toplam 66 yıl, K.A. (14) için ise 48 yıl ve ayrıca “kasten öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası talep ediliyor.

Kapalı oturumda yapılacak duruşmada mahkemenin kararını açıklaması bekleniyor.

Related Posts

HSK üyeliği için adaylar belli oldu

Hakimler Savcılar Kurulu’nun (HSK) görev süresi dolacak 5 üyenin yerine seçilecek ve TBMM Genel Kurulu’na sunulacak 15 aday, TBMM Anayasa ve Adalet Karma Komisyonu’nda seçildi.

Bu ne perhiz bu ne ihale!

‘Kamuda tasarruf başarıyla sürüyor’ diyen Şimşek’in bakanlığı yeni araç ihalesiyle yandaşlara para aktardı.

ABD’de Türk öğrenci Öztürk davasında yeni gelişme: Temyiz duruşmasında hükümetin avukatları gözaltına gerekçe sunamadı

ABD’de, Filistin’e destek verdiği gerekçesiyle gözaltında tutulan Tufts Üniversitesi doktora öğrencisi Rümeysa Öztürk’ün temyiz davasında, hükümetin avukatları gözaltı için herhangi bir gerekçe sunamadı.

Gaziantep’te çocuk parkı küle döndü

Gaziantep’te bir çocuk parkında çıkan yangın söndürüldü.

İran’da olumsuz hava şartlarından dolayı 9 can kaybı

İran’da olumsuz hava koşullarında, yıldırım düşmesi ve şiddetli rüzgar nedeniyle son bir haftada 9 kişi hayatını kaybetti, 86 kişi yaralandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Manşetlerle çarpışa çarpışa geldik

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10. Medya Ödülleri töreninde yaptığı açıklamada ‘Manşetlerle çarpışa çarpışa geldik. Bunu söylerken hamaset olsun diye değil, gerçeğin ta kendisi olduğu için ifade ediyoruz. Bundan 25-30 yıl öncesinin manşetlerine şöyle bir göz attığınızda, Türkiye’nin nerden nereye geldiğini sizler de gayet net göreceksiniz. Bilhassa, 28 Şubat dönemindeki korkunç medya atmosferini hiçbirimiz hatırlamak istemiyoruz. Manşetler vasıtasıyla doğrudan hükümete ayar verildiği, lise ve ortaokuldaki çocukların öcü gibi gösterildiği, İmam-hatip okullarının önünde sözde gazetecilerin nöbet tuttuğu, vesaiyetçiler adına siyasetçilerin her gün pervasızca örselendiği, köşe yazarlarının jurnalcilik yapmayı gururla anlattığı o karanlık, o utanç verici günleri artık geride bırakmaktan memnuniyet duyuyoruz.’ dedi.